TÜRK BİLİM İNSANLARI YENİLEBİLİR AMBALAJ ÜRETTİ
Atatürk Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesince, üniversitede üretilen balık ürünlerinin daha sağlıklı ambalajlarda satışa sunulabilmesi için yapılan çalışmada, kinoa bitkisinden yenilebilir ambalaj üretildi. Geliştirme işlemleri devam eden yeni nesil ambalajlama ürünü biyofilm, istenilen koruma değerlerine ulaştığında, satın alınan gıda maddesi üzerini saran biyofilm ambalaj maddesiyle tüketilebilecek.
Atatürk Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su İşleri Avlanma ve İşleme Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Gonca Alak ve ekibi tarafından üniversitede üretilen balık ürünlerinin daha sağlıklı ambalajlarda satışa sunulabilmesi düşüncesinden hareketle başlatılan çalışmalarda, yüksek protein değeriyle bilinen kinoa bitkisinden yenilebilir, biyofilm şeklinde ambalaj üretildi.
Doç. Dr. Gonca Alak’ ın verdiği demeçlere göre; kinoadan henüz deneme safhasında olan ve geliştirme çalışmaları devam eden biyofilm ürünün, bu aşamada bile sağlıklı şekilde üzerini kaplayarak koruduğu gıda ürünüyle yenilmesinde hiçbir sakıncası yok ve kinoayı yenilebilir film formatına getirdikten sonra aslında amaç tam bir ambalaj görüntüsü sağlamak. Bunun için çalışmalar devam ediyor.
HİNDİSTAN 24 SAATTE 50 MİLYON AĞAÇ DİKEREK BİR REKOR KIRIYOR
800 bin’ den fazla gönüllü, Hindistan’ın kuzey eyaleti Utta Pradesh’te 24 saat içinde 50 milyon ağaç dikerek Guiness rekoru kırmak için bir araya geldi. Öğrencilerden ev hanımlarına, devlet yetkililerinden sivil toplum kuruluşlarının üyelerine kadar farklı bir çevreden gelen gönüllüler, her ne kadar 50 milyona ulaşmasa da, 80 farklı türden 49 milyon 300 bin ağacı doğaya kazandırdı.
Uttar Pradesh eyaletinin lideri Akhilesh Yadav, gönüllülere dünyanın artık karbon salınımını düşürmek için ciddi çabalar içerisine girmesi gerektiğinin farkına vardığını ve Uttar Pradesh’in de bu kapsamda ilk adımlardan birini attığını belirtti. Daha önceki rekor 847.275 ağaç ile Pakistan’ın elindeydi.
Hindistan hükümeti Paris anlaşmasında aldığı kararları uygulamak adına ağaç dikimi için 6,2 milyar dolar tahsis etmişti. Bu devasa ağaç dikme etkinliği ise hükümetin Hindistan’ı yeniden yeşillendirmek için verdikleri sözün üzerine düzenlenmiş. Hükümet bu gibi projeler ile ormanlık alanlarını 950 km²’ye çıkarmayı planlıyor.
PEYNİR ALTI SUYU TARIMSAL ÜRETİMİ ARTIRDI
YYÜ Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Semra Demir ile Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Elvan Ocak, peynir altı suyunu, gübre içindeki mikroorganizmayla birleştirerek faydalı hale getirdi.
Nohut, mercimek, kavun, örtü altı sebzecilikte ve ardından TÜBİTAK’ta geliştirilen projeyle biber, patlıcan ve domateste kullanıldı. Örtü altı üretim veriminde yüzde 20 ile 30’lara varan artışlar görüldüğü belirtildi. Bir öğrencilerinin master tezinden yola çıkarak Ahlat ilçesinde peynir altı suyu ve mikroorganizma beraber denendi. Şu an Ahlat ve Adilcevaz’da mandıralarda elde edilen peynir altı suyu, çiftçilerimiz tarafından kullanılıyor.
Çevre kirliliğine neden olmadan, herhangi bir masraf veya işlem yapmadan, böylesine kompleks bir bileşiği değerlendirmenin farklı bir olanağı da bulunmakta. Bu da peynir altı suyunun gübreleme amacıyla kullanılmasıdır. Tüm bu özellikler bir araya geldiğinde, bitki ve toprak bu birleşimden faydalanıyor.
AVRUPA BİRLİĞİ’NDEN YENİ BİR YÖNETMELİK; ORTA ÖLÇEKLİ YAKMA TESİSLERİ (OYT) DİREKTİFİ
Avrupa Parlamentosu 2015 kasımında atmosferik emisyonlarla ilgili yeni bir direktifi 2015/2193 nolu direktif olarak kabul etti. Bu direktif 1megawatt (MWTH) dan büyük 50 MWth dan küçük olan Orta Ölçekli Yakma tesislerinden kaynaklanan emisyonlarla ilgili düzenlemeler getiriyor.
Orta ölçekli yakma tesisleri elektrik üretimi, evsel ve ticari ısınma, hastaneler, sıcak su ve buhar elde etmek gibi pek çok uygulama alanlarına sahiptir. Bu yakma sistemleri SO2, NOx, CO ve toz açısından önemli emisyon kaynaklarıdır. Avrupa birliğine üye ülkelerde bulunda Orta Ölçekli Yakma Tesislerinin sayısının 143.000 olduğu tahmin edilmektedir.
OYT direktifi 18 Aralık 2015 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiş olup, Avrupa Birliği üyesi ülkelerde 17 Aralık 2017 tarihine kadar iki yıllık içinde adapte edilmesi gerekmektedir. Bu direktif CO, SO2, NOX ve toz emisyonlarının insan ve çevre sağlığına verebileceği zararları azaltmak amacı ile düzenlemeler getirmektedir.
Yönetmelik Büyük Ölçekli Yakma Tesisleri (>50 MWth) yönetmeliği (1 Ocak 2016 dan itibaren yerini Endüstriyel Emisyonlar Direktifi ne bırakmıştır) ile 1 MWth dan küçük tesisleri kapsayan Ekotasarım Direktifi arasında kalan tesisleri kapsayarak bir boşluğu doldurmuş olacaktır. Yeni kurulacak tesisler için 20 Aralık 2018 tarihinden itibaren uygulanacak olan yönetmelik, mevcut tesisler için ise büyüklüklerine göre 2025 ya da 2030 yılından geçerli limit değerlere sahiptir. Yönetmeliğin yürürlüğe girmesi ile birlikte daha düşük emisyon değerleri hedeflenecek olup, hava kalitesini arttırıcı ektileri olacağı beklenmektedir. Yönetmelik 1-5 MW arası yakma kazanları ve 5-50 MW arası yakma kazanları için SO2, NOX ve toz değerlerinde toz değerlerinde mevcut düzenlemelerden daha düşük hedefler belirlemiştir.
Ülkemizde yönetmelik henüz yayımlanmadı ve yürürlüğe girmedi yeni kurulacak yakma tesisleri için, tasarım aşamasında dikkate alınması faydalı olacaktır.
MADEN ATIKLARI YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK
16.07.2016 Tarih ve 29772 Sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanan yönetmelikte; 24.madde’ de değişikliğe gidilmiştir. Bu değişikle 16.07.2016’ da yürürlüğe girmesi beklenen Maden Atıkları Yönetmeliği 2 yıl ertelenmiştir.
27.06.2016 Tarihinde Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı Resmi Sitesinde Büyük Endüstriyel Kaza Risklerinin Azaltılmasına Yönelik Harici Acil Durum Planı Tebliği Taslağı Yayımlanmıştır.
30.06.2016 Tarih Ve 29758 Sayılı Resmi Gazete’ De Yayımlanan Yönetmelikle İş Sağlığı Ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliği’ nde Değişikliğe Gidilmiştir.
